Kitap da birbirinden bağımsız ama tek bir insanın hayatından
kesitler olan üç ayrı öykü vardır. Bu insan Knulp denen biridir. Birinci öyküde
Knulp bir hastalığa yakalanır. Havası sağlığına iyi gelen bir dostunun evinde
kalır. Komşu evin hizmetçi kızlarından birini gözetler ve onunla konuşmaya
başlar. Ama evde arkadaşının karısı kendisine sarkıntılık edip ona yaklaşmaya
çalıştığından Knulp orayı terk eder. İkinci öyküde ise sanatçı kişiliğe sahip
Knulp ile bir arkadaşı hem sanat ve felsefe üzerine konuşur. Hep beraber zaman
geçirir ve muziplikler yaşarlar. Üçüncü öyküde ise Knulp işsiz güçsüz, fakir
beş parasız ve çok kötü bir durumda oyalanır. Yolda eski ilkokul sınıf
arkadaşıyla karşılaşır. Arkadaşı doktor olmuştur. Knulp arkadaşına kendi
geçmişinden bahseder. Kendisi aslında okulda çok çalışkan olmasına rağmen, o
yaşlarda kadınların tatlı dünyasıyla karşılaşır. Onlarla cilveleşir. Günün
birinde de kendisinden büyük bir kıza aşık olur. Kız kendisinin sevgilisi
olabilmesi için tam bir erkek olması gerektiği bu yüzden de çok okumuş biri
değil de esnaf gibi sıradan halk olması gerektiğini söyler. Knulp sırf bu kıza
sahip olmak için her ne kadar babasından dayak yese de okulu terk eder. Ama
kıza sahip de olamaz. Böylece adam akıllı bir meslek sahibi olamamıştır. Doktor
arkadaşı onu bir hastaneye gönderir. Knulp memleketine yakın olan bu hastaneye
sırf kendisi için okulu bıraktığı kızı görmek için gelir ama onu göremez.
Karşılaşmış olduğu tüm eski dostları evlenmiş, çoluk çocuk sahibi olmuştur. O
ise başıboş, bir şeye tutunamayan bir insan oluvermiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder